12 Mart 2010 Cuma

Haklı çıkabilmek için iman edenlere iftira atmaya çalışmaları


Kuran'ın birçok ayetinde Müslümanların birbirlerine derin bir sevgi ve sadakatle bağlı olduklarından, aralarında sağlam bir dostluğun olduğundan bahsedilmektedir. Ancak eğer bir insan müminlerle imanlarından ve Allah korkularından dolayı değil de kendine göre belirlediği çıkarlardan dolayı dost oluyorsa, bu bağın sıradan ve nefsani nedenlerle kopması da çok kolay olur. Şeytanın etkisiyle hareket eden insanlar nefisleriyle çatıştıklarında iman edenlere karşı olan bu bağlarını bir anda göz ardı edebilir, haklılıklarını ispatlayabilmek için onlara kolaylıkla iftira dahi atabilirler. Bu şekilde çirkin bir cesaretle ortaya yalan bir söz atarak hannaslık yapmış da olurlar. Oysa Allah Kuran'da iftiranın büyük bir suç olduğunu bildirmekte, iman edenleri bu gibi iftiralara kulak vermekten sakındırmaktadır:

"O durumda siz onu (iftirayı) dillerinizle aktardınız ve hakkında bilginiz olmayan şeyi ağızlarınızla söylediniz ve bunu kolay sandınız; oysa o Allah Katında çok büyük (bir suç)tür. Onu işittiğiniz zaman: "Bu konuda söz söylemek bize yakışmaz. (Allah'ım) Sen yücesin; bu, büyük bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi? Eğer iman edenlerden iseniz, bunun gibisine bir daha dönmemeniz için Allah size öğüt vermektedir." (Nur Suresi, 15-17)

0 yorum: